Çocuk Odası Nasıl Olmalıdır?

Çocuk odaları ve bebek odaları fiziksel sağlıklarının yanı sıra pedagojik gelişimlerine de destek olacak şekilde tasarlanmalıdır.

Bebek, çocuk ve gençlerin kendi odalarında kaliteli ve doğru vakit geçirebilmeleri için gerekli hassasiyeti gösterilmelidir. Bu süreçte ebeveynlerin çocuklarını doğru yönlendirmeleri gerekir. Çocuk odalarında, ders çalışmaya teşvik edecek rahat bir ortam oluşturulmalıdır.

Bebeklikten ergenlik çağına kadar geçen dönemin, bireylerin psikolojik gelişiminde önemli bir rol oynadığının bilincinde olunmalıdır. Çilek, bu bilinçle çocukların çalışma odalarının nasıl olması gerektiği hakkında bilgi veriyor.

Çocuk Odası Nasıl Tasarlanmalıdır?

İlk olarak odanın genel hatlarını ele alın. Duvar ve pencerelerin uzunluklarını, tavan yüksekliğini ve kapıları ölçün. Mobilya seçerken depolama alanı olarak kullanabileceğiniz yerleri ayırın. Eşya seçiminden sonra, duvar kâğıdı ve zemin seçerken, malzemenin kullanışlı olup olmadığına dikkat edin.

Çocuk odalarında, zemin ve duvarlar daha çabuk kirlendiği için, kir tutmayan duvar kâğıdı ve halı seçebilirsiniz. Silinebilen duvar boyaları da bir alternatif olabilir. Seçeceğiniz halının kir kaldırma özelliğinin yanı sıra, yumuşak olmasına da dikkat edin. Sert halılar, çocuğunuz oynarken dizleri ve ellerini tahriş edebilir.

Tüm düzenlemeyi yaptıktan sonra, yatak altı, dolap üstü gibi yerleri depolama alanı olarak kullanabilirsiniz. Ayrıca dar duvar köşeleri için yaptıracağınız raf sistemleri de kullanışlı olacaktır. Raf sistemini yaptırırken, çocuğunuzun oynarken zarar görmemesi için, duvara sabit olmasına dikkat edin.

• Çocuğu ders çalışmaya özendirmek için çalışma alanının düzenlenmesi oldukça önemlidir.
• Çocuğa uygun bir çalışma masası ve kitaplarını muhafaza edeceği raflar çalışma alanında yer almalıdır.
• Çalışma masası çocuğun boyuna uygun olmalı, doğru açıdan ve bol güneş ışığı alacak bir yere yerleştirilmelidir.
• Odadaki ışığın doğrudan çocuğun gözüne gelmemesi ve loş bir ışık olması hem uyku düzeni hem de göz yorgunluğu ve algı dağılmasının önlenmesi açısından önemlidir.
• Okul çağındaki çocukların ise odalarının biraz daha sade, ferah ve huzurlu olması, odalarında rahat uyumaları ve derslerine daha rahat konsantre olmalarına destek olur.
• Tüm bu düzenlemede önemli olan çocuğun da bir birey olduğunu unutmadan onun fikirlerini, beğenilerini ve tercihlerini dikkate almaktır. Böylece çocuğun odasında vakit geçirmekten ve ders çalışmaktan keyif almasını artırabilir, motivasyonu sağlayabilir ve birey olduğu hissettirilebilir.
• Mobilyaların eğitici ve bilgilendirici özelliklerinin olması çocukların o kavramları öğrenmesine destek olur ve hayal güçlerini geliştirir. Aynı zamanda odalarını sevmelerini sağlar ve psikolojik bir ihtiyaç olan kendini bir yere ait hissetme ihtiyacını karşılar.

Okul çağına gelmiş çocukların odalarının onların ihtiyaçlarına göre yeniden şekillendirilmesi gerekmektedir. Ebeveynlerin çocuğun da bir birey olduğunu unutmadan onun fikirlerini, beğenilerini ve tercihlerini dikkate alması önemlidir.

Eşyalara karar verildikten sonra oda içinde yerleştirilmesi ve odanın düzeninin oluşturulmasında da yine çocuğun fikirlerini almak, onu bu sürece dahil etmek çocuğun odasını kendine ait hissetme ve sahiplenme hissini artıracaktır. Bu da çocuğun odasıyla ilgili sorumluluk, keyif ve ilgisinin gelişmesine katkıda bulunacaktır.