Eski Zaman İçeceği Boza
Mayalı bir içecek olan boza; kalsiyum, demir, fosfor, sodyum, tiamin, niasin, riboflavin bakımından zengindir.
Boza, darı irmiği, su ve şekerden üretilmektedir. Üretildiği yere göre farklılık göstermekle birlikte; mısır, darı irmiği, buğday unu gibi tahıllardan ve içerisine ilave edilen su ve şekerden üretilir.
Boza, yabancı ülkelerde yapıldığı yerin başlıca ürününe göre mısır, arpa, çavdar, yulaf, buğday, karabuğday, Arnavut darısı, gernik gibi tahılların unu, bazen da pirinç ve ekmek, kenevir unu ve karamuk mayalandırılarak yapılır. Türkiye’de genelde darıdan yapılmaktadır.
Alkolsüz, hafif mayalı bir içecektir. Bilinen en eski Türk içeceklerinden biridir. Genellikle kış aylarında tüketilmektedir. Eylül-Mayıs ayları arasında tüketimi yaygındır. Uygun şartlarda saklanarak 4 mevsim de içilebilir. Boza bozulmaz. Fakat zamanla ekşir. Taze olarak tüketilmesi önerilir.
Nasıl saklanmalı?
Serin bir ortamda en fazla 15 gün saklanabilir, 4°C’ de buzdolabında saklanması önerilir. Cam bardaklarda tüketilmelidir.
Besin değerleri (100 ml bozada):
240 kcal enerji, 57.5 gr karbonhidrat, 3.5 gr protein, 0.5 gr yağ, 29 mg kalsiyum, 1,3 mg demir, 97 mg fosfor, 1 mg çinko, 0.09 mg Tiamin(B1 vitamini), 0.05 mg Riboflavin (B2 vitamini), 1.16 mg Niasin bulunur.
Türkiye’de boza kültürü
Neredeyse Vefa Bozacısı adıyla özdeşleşen boza, çoğunlukla kış aylarında tüketilen bir içecektir. Tarçınla ve yanında leblebiyle tatlandırılır.
Boza, sokakta ve dükkanlarda bozacılar tarafından satılır. Eski zamanlarda, sıcak bozalar sokaklarda bozacılar tarafında “boooza, boooza” diye bağrılarak müşterisine ulaştırılırdı. Günümüzde artık teknolojinin gelişmesiyle paket halinde hemen her dükkanda satışı yapılmaktadır. Fakat bozacılar eski günleri arayanlar ve nostalji sevenler için varlıklarını sürdürmektedir.