Tarım Zehirleri Yasaklansın Kampanyası
Tarım zehirleri yasaklansın kampanyası “tüm canlılar için zehirsiz sofralar” şiarıyla başlatıldı.
Zehirsiz Sofralar Sivil Toplum Ağı tarafından başlatılan kampanya imzaya açıldı. Kampanya çağrı metni:
“Hem bize hem de doğaya zarar veren tarım zehirleri yasaklansın
İnsanların sinir ve hormonal sistemlerine zarar veren, pek çok kanser türüne, kısırlığa neden olan, çocuklarda gelişim bozukluklarına yol açan, arılara ve diğer canlılara verdiği zararla biyoçeşitlilik kaybına sebep olan, ekosistemi tahrip eden, suyumuzu ve havamızı zehirleyen, Dünya Sağlık Örgütü tarafından “son derece tehlikeli”, “yüksek seviyede tehlikeli” ve “muhtemel kanserojen” olarak belirlenen ve pestisitlerde kullanılan 13 etken madde öncelikle ve ivedilikle yasaklansın.
Anne sütünde, yeni doğan bebeklerin göbek kordonunda ve ilk dışkılarında, bebek mamalarında bile rastlanan pek çok pestisit, en çok bebeklere ve çocuklara zarar veriyor. Hamile kadınlarda düşük ve erken doğum, bebeklerde doğum anomalileri, lösemi ve diğer kanser türleri, otizm ve solunum hastalıkları riskini artırıyor.
Benzer birçok zehir, insan sağlığına verdiği zararlar tespit edildikten, bizler ve çocuklarımız bu zehirlere yıllar boyunca maruz kaldıktan sonra yasaklanmış; yetkililer üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getirmekte geç kalmıştır. Yasaklanmasını talep ettiğimiz 13 etken maddenin zararları yıllardır bilinmesine rağmen henüz bu konuda adım atılmış değil.
100 Kurum ve inisiyatifin oluşturduğu Zehirsiz Sofralar Sivil Toplum Ağı ve bu dilekçeyi imzalayan vatandaşlar olarak, pestisitlerin sayılan etkileri göz önüne alınarak; Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından aşağıdaki taleplerimizin dikkate alınmasını ve gereken adımların atılmasını istiyoruz.
- Dünya Sağlık Örgütü tarafından “son derece tehlikeli”, “yüksek seviyede tehlikeli” ve “muhtemel kanserojen” olarak belirlenen ve tarımda kullanılan 13 etken madde (Difenacoum, ethoprophos, cyfluthrin, beta-cyfluthrin, zeta-cypermethrin, fenamiphos, formetanate X formetanate hydrochloride, methiocarb, methomyl, tefluthrin, zinc phosphide, glyphosate, malathion) öncelikle ve acilen yasaklansın.
- Pestisitlerin tamamının 2030 yılına kadar yasaklanması, doğa dostu, zehirsiz yöntemlerle tarımsal üretim yapılması için Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından gerekli adımlar atılsın; doğa dostu tarım yöntemleri ve bu yöntemlerle tarım yapan küçük üreticiler desteklensin; üreticileri doğa dostu, zehirsiz yöntemler kullanmaya teşvik edecek politikalar uygulansın.
- Türkiye’de tarım ve gıda ürünlerinde kullanılan pestisitlerle ilgili denetimler artırılsın, elde edilen denetim sonuçlarıyla ilgili şeffaflık sağlansın.
Not: Pestisit kullanımı insan ve çevre üzerindeki etkileri nedeniyle Sağlık Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile yerel yönetimleri de ilgilendirmektedir; ancak bu kampanya, tarımda kullanılan “son derece tehlikeli”, “yüksek seviyede tehlikeli” ve “muhtemel kanserojen” etken maddelere odaklandığından ve gerek ruhsatlandırma gerekse denetim konularında yetkili olması nedeniyle muhatap olarak yalnızca Tarım ve Orman Bakanlığı alınmıştır.”